Türkiye- Singapur, Malezya ve Endonezya Ticari İlişkileri Raporu
#ASEAN # ihracatfırsatları #transitticaret #re-eksport #Malezya #Singapur #Endonezya #potansiyelürünler
- Singapur, ithalatının yaklaşık yarısını ASEAN bölgesinden gerçekleştiren bir ülke olmakla beraber bölgenin en önemli ülkelerinden biridir. Dünya Bankası tarafından yapılan, İş Yapma Kolaylığı Endeksi’nde uzun yıllardır 2. sırada yer almaktadır. Singapur'un Hindistan ve Pasifik Okyanusu arasındaki stratejik konumu ve gelişmiş rafineri ve depolama altyapısı, ülkeyi önemli bir petrol ürünleri işleme ve ticaret merkezi haline getirmiştir. Ancak Hindistan, Malezya ve Tayland'da rafineri sektörüne yapılan yatırımlarla Singapur'un bu sektördeki üstün konumu bozulmaya başlamış ve diğer ülkeler için çeşitli fırsatlar ortaya çıkmıştır.
Söz konusu raporda yapılan ürün eşleştirmeleriyle bahsedilen ülkelerdeki potansiyeller ortaya çıkarılmıştır. Buna göre Singapur – Türkiye ticaretinin daha iyi bir noktaya taşınması için meyve-sebze ve yumurta-et ürünlerinin ihracat artışı önem arz ederken Malezya ve Endonezya’da durum daha farklıdır. Malezya son yıllarda savunma sanayii ürünlerinde Türkiye için oldukça önemli bir ithalatçı ülke konumundadır. Öyle ki Türkiye’ye yaptığı yatırım da dikkat çekmektedir. 2022 yılında yapılan yatırımlara bakıldığında halihazırda 2.6 milyar dolar değerinde yatırım söz konusudur. Malezya uzun zamandır istikrarlı bir ithalatçı ve Türk teknolojisinin kullanıcısı durumundadır. Türkiye’nin Malezya’dan yaptığı ithalata bakıldığında palm yağı öne çıkmaktadır. Türk firmalarının palm yağını kullanma oranları arttıkça Malezya, başta Türk gıda sektörü, ev ve kişisel bakım sektörü olmak üzere artan talebi desteklemek için 1.06 milyar dolardan fazla palm yağı ve palm yağı ürünü ihraç etmiştir. Helal sanayinin de etkisiyle Türk ihracatçılar için Malezya fırsatlar ülkesi niteliğindedir. Endonezya’da ise benzer olarak ikili ilişkiler iyileşerek devam etmektedir. Endonezya'da yeterli nitelik ve nicelikte altyapı bulunmaması, ekonomik ve sosyal kalkınmanın tam potansiyeline ulaşmasını engellemektedir.
Türkiye’de üretilen demir-çelik ve altyapı ürünlerinin sağlam ve kalite açısından uygun olması mutlaka Endonezya’da değerlendirilmelidir. Sadece malzeme değil, inşaat faaliyetleri de bu noktada öne çıkmaktadır.