YURT DIŞINDAKİ PARALARIN OTOMATİK BİLDİRİMİ BAŞLADI
17 Şubat 2020DEĞERLİ KONUT VERGİSİ ERTELENDİ
25 Şubat 20207194 sayılı kanun ile mükelleflere tanınan mevcut haklar da iyileştirme yapılmasının yanında, yeni bir takım haklar da tanındı.
Vergi idaresi ile vergi mükelleflerinin, vergiler ve cezalarla ilgili her aşamada anlaşabilmesi, vergi ihtilaflarının süratle çözümlenebilmesi ve yargı mercilerinin iş yüklerinin azaltılması amacıyla, 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe giren, Vergi Usul Kanunu'nda "Kanun Yolundan Vazgeçme" başlığıyla yeni bir düzenleme yapıldı.
Bugüne kadar vergi ihtilafları ya uzlaşma ya da cezalarda indirim gibi yöntemlerle idare nezdinde çözüm üretilebilmekte veya yargı yoluna gidilerek mükellef bir çözüm aramaktaydı. İdare ile çözümü tercih eden vergi mükellefleri yargı yoluna müracaat edemiyorlardı. Yargı yolunu seçenlerde de idare ile çözüm aramak mümkün olmuyordu.
Kanun yolundan vazgeçme müessesesi ile mükellefle idare arasında ihtilafların azaltılarak yargı yükünün hafifletilmesi ve alacağın indirimli de olsa hızlı bir şekilde tahsili amaçlanmaktadır.
Yeni Yapılan Düzenleme Neler Getiriyor?
Vergi ve ceza ihbarnamelerine karşı süresinde açılan davalarda, vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık kararlarda (Danıştayın bozma kararı üzerine verilen kararlar hariç);
1. Kaldırılan vergi tutarının %60'ı, tasdik edilen vergi tutarının tamamı ile tasdik edilen vergi tutarına ilişkin vergi ziyaı cezasının %75'i,
2. Bağlı olduğu vergi aslı dava konusu yapılmayan veya 359 uncu maddede yazılı fiillere iştirak nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının kaldırılan tutarının %25'i ve tasdik edilen tutarının %75'i,
Mükellef için geçerli olan kanun yoluna başvuru süresi içerisinde, dava konusu vergi ve/veya vergi cezalarının tümü için kanun yolundan vazgeçildiğine ilişkin dilekçenin ilgili vergi dairesine verilmesi şartıyla kanun yolundan vazgeçme dilekçesinin verildiği tarih itibarıyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın tahakkuk eder.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80'inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılır. Ancak tasdik edilerek tahakkuk eden vergi tutarında indirim yapılmaz.
Kanun yolundan vazgeçme dilekçesi vergi dairesince ilgili yargı merciine gönderilir ve bu dilekçenin vergi dairesine verildiği tarih kanun yolundan vazgeçme tarihi olarak kabul edilir. Kanun yolundan vazgeçilmesi hâlinde idarece de ihtilaf sürdürülmez.
Uygulama Nasıl olacak?
Vergi Usul Kanununun 379 uncu maddesinde yer alan kanun yolundan vazgeçme müessesesinin uygulanabilmesi için öncelikle vergi mahkemesinin (ya da Bölge İdare Mahkemesinin) tasdik veya terkin kararı olması gerekir. Yapılan bu düzenleme ile yargılama devam ederken ihtilafın sürdürülmemesi karşılığında amme idaresi bazı tavizler vererek verginin hazineye en kısa sürede intikalini amaçlamaktadır.
Mükelleflerin vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolundaki kararlar bu imkândan yararlanabilecektir. Diğer bir ifade ile vergi mahkemesi tarafından henüz karara bağlanmayan davalar ile Danıştay'ın bozma kararı üzerine verilen kararlar bu uygulama kapsamında değildir.
Konuya ilişkin bir örnek verirsek sanırım daha kolay anlaşılır;
Mükellef Bay (Z) hakkında, KDV 2019/Ekim dönemine ilişkin yapılan vergi incelemesi sonucu düzenlenen rapor uyarınca Gazikent Vergi Dairesince 200.000 TL re'sen KDV tarh edilmiş, 200.000 TL vergi ziyaı cezası ile 100.000 TL özel usulsüzlük cezası kesilmiş ve buna ilişkin vergi/ceza ihbarnamesi mükellefe tebliğ edilmiştir. Vergi/ceza ihbarnamesine yasal süre içerisinde dava açılmış olup ilk derece Vergi Mahkemesinin istinaf (ya da Bölge İdare mahkemesinin temyiz) yolu açık olmak üzere tasdik ve/veya terkin kararına istinaden konunun kanun yolundan vazgeçme müessesesi karşısındaki durumuna bir bakalım.
Vergi idaresi ile vergi mükelleflerinin, vergiler ve cezalarla ilgili her aşamada anlaşabilmesi, vergi ihtilaflarının süratle çözümlenebilmesi ve yargı mercilerinin iş yüklerinin azaltılması amacıyla, 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe giren, Vergi Usul Kanunu'nda "Kanun Yolundan Vazgeçme" başlığıyla yeni bir düzenleme yapıldı.
Bugüne kadar vergi ihtilafları ya uzlaşma ya da cezalarda indirim gibi yöntemlerle idare nezdinde çözüm üretilebilmekte veya yargı yoluna gidilerek mükellef bir çözüm aramaktaydı. İdare ile çözümü tercih eden vergi mükellefleri yargı yoluna müracaat edemiyorlardı. Yargı yolunu seçenlerde de idare ile çözüm aramak mümkün olmuyordu.
Kanun yolundan vazgeçme müessesesi ile mükellefle idare arasında ihtilafların azaltılarak yargı yükünün hafifletilmesi ve alacağın indirimli de olsa hızlı bir şekilde tahsili amaçlanmaktadır.
Yeni Yapılan Düzenleme Neler Getiriyor?
Vergi ve ceza ihbarnamelerine karşı süresinde açılan davalarda, vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolu açık kararlarda (Danıştayın bozma kararı üzerine verilen kararlar hariç);
1. Kaldırılan vergi tutarının %60'ı, tasdik edilen vergi tutarının tamamı ile tasdik edilen vergi tutarına ilişkin vergi ziyaı cezasının %75'i,
2. Bağlı olduğu vergi aslı dava konusu yapılmayan veya 359 uncu maddede yazılı fiillere iştirak nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının kaldırılan tutarının %25'i ve tasdik edilen tutarının %75'i,
Mükellef için geçerli olan kanun yoluna başvuru süresi içerisinde, dava konusu vergi ve/veya vergi cezalarının tümü için kanun yolundan vazgeçildiğine ilişkin dilekçenin ilgili vergi dairesine verilmesi şartıyla kanun yolundan vazgeçme dilekçesinin verildiği tarih itibarıyla başkaca bir işleme gerek kalmaksızın tahakkuk eder.
Bu şekilde tahakkuk eden tutarlar tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu maddeye göre tahakkuk eden vergi ve/veya vergi cezalarının %80'inin, hesaplanacak gecikme faizi ile birlikte bu sürede tamamen ödenmesi şartıyla, vergi ve ceza tutarından %20 oranında indirim yapılır. Ancak tasdik edilerek tahakkuk eden vergi tutarında indirim yapılmaz.
Kanun yolundan vazgeçme dilekçesi vergi dairesince ilgili yargı merciine gönderilir ve bu dilekçenin vergi dairesine verildiği tarih kanun yolundan vazgeçme tarihi olarak kabul edilir. Kanun yolundan vazgeçilmesi hâlinde idarece de ihtilaf sürdürülmez.
Uygulama Nasıl olacak?
Vergi Usul Kanununun 379 uncu maddesinde yer alan kanun yolundan vazgeçme müessesesinin uygulanabilmesi için öncelikle vergi mahkemesinin (ya da Bölge İdare Mahkemesinin) tasdik veya terkin kararı olması gerekir. Yapılan bu düzenleme ile yargılama devam ederken ihtilafın sürdürülmemesi karşılığında amme idaresi bazı tavizler vererek verginin hazineye en kısa sürede intikalini amaçlamaktadır.
Mükelleflerin vergi mahkemesince verilen istinaf yolu açık kararlar ile bölge idare mahkemesince verilen temyiz yolundaki kararlar bu imkândan yararlanabilecektir. Diğer bir ifade ile vergi mahkemesi tarafından henüz karara bağlanmayan davalar ile Danıştay'ın bozma kararı üzerine verilen kararlar bu uygulama kapsamında değildir.
Konuya ilişkin bir örnek verirsek sanırım daha kolay anlaşılır;
Mükellef Bay (Z) hakkında, KDV 2019/Ekim dönemine ilişkin yapılan vergi incelemesi sonucu düzenlenen rapor uyarınca Gazikent Vergi Dairesince 200.000 TL re'sen KDV tarh edilmiş, 200.000 TL vergi ziyaı cezası ile 100.000 TL özel usulsüzlük cezası kesilmiş ve buna ilişkin vergi/ceza ihbarnamesi mükellefe tebliğ edilmiştir. Vergi/ceza ihbarnamesine yasal süre içerisinde dava açılmış olup ilk derece Vergi Mahkemesinin istinaf (ya da Bölge İdare mahkemesinin temyiz) yolu açık olmak üzere tasdik ve/veya terkin kararına istinaden konunun kanun yolundan vazgeçme müessesesi karşısındaki durumuna bir bakalım.
Örnekten de anlaşılacağı üzere, Vergi Mahkemesini (ya da Bölge İdare Mahkemesini) kazanmış bir mükellef 500 bin TL'sı yerine 116 bin TL'sı, Vergi Mahkemesinde (ya da Bölge İdare Mahkemesinde) kaybetmiş olan mükellef ise 500 bin TL'sı yerine 380 bin TL'sı ödeyecektir. (İndirimli ödemeden yararlanıla bilinmesi için vergi aslı üzerinden hesaplanacak gecikme faizinin de aynı süre içinde ödenmesi gerekmektedir.)
Bilgiyi Tecrübeyle Güce Dönüştürüyoruz...
Bilgiyi Tecrübeyle Güce Dönüştürüyoruz...